“Asım’ ın Nesli, Yerli ve Millî İradenin Neslidir”

İstiklalin, istikbalin, sevgi ve hoşgörünün kutlu yurdu vatanımızda; milletimizin huzuru, bekası, geleceği bizim en büyük sorumluluklarımızdandır. Medeniyetlerin beşiği coğrafyamızda tarihin her döneminde mücadeleler yaşanmış, millet iradesiyle fitneye meydan bırakılmamıştır.

Yakın tarihimizde, Çanakkale Savaşı’nda, Kurtuluş Savaşı’nda dönemin işgalci güçlerine karşı vakur duruş sergileyen Anadolu’ nun kahraman insanının ruhunu ve mücadelesini İstiklal Marşı ile tüm dünyaya haykıran merhum Mehmet Akif ERSOY aziz milletimizin vicdanının da sesi olmuştur. İstiklal Marşı, milli mücadelenin evrensel beyannamesidir. İslam coğrafyasının geleceğini Anadolu’ nun bekasıyla özdeşleştiren Akif; umudun, mücadelenin, dirilişin kaynağı olarak Anadolu’ yu göstermiştir.

Bizlere “Asım’ ın Nesli” nin gelecek nesillere örnek olacağını söyleyen Akif, yerli ve milli duruşun sembolü, vatanını imanla sevmiş bir dava insanı olarak da bizlere örnek şahsiyet olmuştur. Akif’ i tanımak ve özümsemek, milli mücadele ruhunu, aydın kişiliğini daha iyi anlamamızı sağlayacaktır. Bugün de milli birlik ve beraberlik içerisinde, hep birlikte aynı bilinç ve sorumlulukla milletimizin, ülkemizin bekası için çalışma azmimizi yılmadan yorulmadan devam ettiriyoruz.

Türkiye’ de Anayasal Süreç

1808 tarihinde ilan edilen Sened-i İttifak ile başlayan anayasal süreç günümüze kadar devam etmektedir. Bu belge, Türk tarihinde ilk Anayasal belge kabul edilmektedir. 23 Aralık 1876'da Mithat Paşa’nın hazırladığı Kanun-i Esasi ilan edilerek meşrutiyete geçilmiş; Kanun-i Esasî, şekli kritere göre bir Anayasa olarak kabul edilmiştir. Türk tarihinin ilk Anayasası olan ve 12 bölüm ile 119 maddeden oluşan Kanun-i Esasî 93 Harbi sebep gösterilerek askıya alınmıştır. Ardından 23 Nisan 1920’ de Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmasıyla 20 Ocak 1921’ de kabul edilen Teşkilât-ı Esasîye Kanunu’dur. Türkiye Cumhuriyeti'nin tek çerçeve anayasası olan Teşkilât-ı Esasîye Kanunu'nda yapılan değişikliklerle devletin rejimi, dini, dili, başkenti, başkanı gibi unsurlar belirlendi. Kapsamlı bir Anayasa olmamasından dolayı 1924’ te Yeni Teşkilât-ı Esasîye Kanunu (1924 Anayasası), 20 Nisan 1924 günü kabul edildi. 1924 Anayasası, güçler birliği (yasama, yürütme, yargı) bakımından 1921 Anayasası'na göre daha esnek ve parlamenter rejime yönelik atılmış önemli bir adımdı. 1924 Anayasası, 1961 yılına kadar yürürlükte kaldı. 27 Mayıs 1960 tarihinde, Millî Birlik Komitesi adında bir grup subay yönetime el koydu. Yeni bir anayasa yapılması için Kurucu Meclis kurularak, yeni anayasa bu meclise hazırlatıldı. Bundan da sonuç alınamayacağı anlaşılınca 1982 yılında kabul ettirilen Anayasa da tarihe bir vesayet Anayasa’ sı olarak geçti. 1982 model Anayasa ile 2023, 2053, 2071 hedefleri olan Güçlü Türkiye yolunda ilerlemek zordur.

“Siyasî İstikrar, Terörle Mücadelenin En Önemli Aşamasıdır”

15 Temmuz’ da hainler karşısında kendilerini siper eden kahraman milletimiz, özündeki iman ve vatan sevgisinin nesiller boyunca devam ettiğini, edeceğini de bir kez daha tüm dünyaya ilan etmiştir. ‘Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.’ ve ‘Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak’ düsturumuzdan da asla taviz vermeyeceğiz. Hain FETÖ, PKK, PYD, DAEŞ adı ne olursa olsun önemli değil; hepsi katil ve eli kanlı terör örgütüdür. Bu terör örgütlerine karşı, milletimizle birlikte, bir milli seferberlik ruhu içerisinde hep birlikte kararlılıkla mücadele ediyoruz, edeceğiz. Güçlü Türkiye için siyasi istikrar terörle mücadelenin en önemli aşamasıdır. Biz bu yüzden 16 Nisan’ da yapılacak halk oylamasında ‘Evet’ diyoruz.

“Batı, Gerçek Yüzünü Göstermiştir”

Batı, büyük bir buhran haliyle Türkiye’ ye, Türk milletine dolayısıyla millî iradeye topyekûn saldırmaya çalışıyor. Almanya’ nın çifte standartlı uygulamaları, Hollanda’ nın hadsiz tutumu, teröre verdikleri destekler kimlerin kol kola olduğunu bize gösteriyor. Avrupa’ da yükselen ırkçılık akımı, faşizm; İslam düşmanlığının göstergesidir. Mazlumların umudu Türkiye güçleniyor ve 16 Nisan’ da ‘Evet’ ile gücünü tescilliyor. Bakanımıza, gurbetçilerimize yapılan saygısızlığı kabul etmiyoruz. Hollanda bunun sorumluluğunu yerine getirecek. Terörün her türlüsüne ev sahipliği yapan Batı, demokratik hakkı engellemeyi kendince hüner sayıyor. Türkiye olarak bizim mazimiz temiz ancak Avrupa için aynı şeyleri söylemek imkânsız. Batı, gerçek yüzünü bir kez daha göstermiştir. Unutulmasın ki Türkiye Cumhuriyeti devleti büyük ve kudretli bir devlettir.

“Vesayet Dönemi Bitti”

Milleti hiçe sayarak, milletin arkasından, vesayet güçleriyle iş tutma devri son bulacak. Artık söz de karar da milletindir. Biz, milletimizin geleceğini düşünüyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi daima güçlü iktidar, daima milletin istikrarı demektir. Eski Türkiye; siyasi çekişmelerden, koalisyonlardan, darbelerden, ekonomik krizlerden, şer odaklarından mevcut zayıf sistemden çok çekti. Demokrasiden, özgürlüklerden, insan haklarından, Cumhuriyetimizin kazanımlarından en küçük bir taviz vermeden, yeni bir yönetim sistemini milletimizin iradesiyle kuruyoruz. 16 Nisan’da, milletimizin iradesiyle, Türkiye’yi geleceğe taşıyacak hükümet sistemini hayata geçiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi, Türkiye’nin istikrarının, milletin güveninin ve huzurunun teminatı olacak.

“Her Doğan İçin Yeni Anayasa”

15 yıllık AK Parti iktidarımızda bencil olmadık. Yaptığımız yatırımlar, attığımız adımlar, reformlar yeni nesillerimizin mutlu yarınları, güçlü Türkiye için olmuştur. AK Parti kurulduğu günden beri 12. Kez sandığa gidiyor. Eğer bizler kendi çıkarımız için bir girişimde bulunsaydık milletin yüce takdiri gereğini çoktan yapardı. Milletimiz, kendisine emek vereni, fedakârlık edeni, Türkiye’ nin gücüne güç katanı iyi biliyor. Vesayetlerden kurtulma meselesi, yeni Anayasa, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ne Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ ın ne de bizlerin şahsi meselesi değildir; her doğanın meselesidir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi meselesi memleket meselesidir. Bizden öncekilerin yaşadıkları sorunları, bizim yaşadığımız sorunları; çocuklarımız, torunlarımız yaşamasın diye daha çok çalışacağız. 80 milyon vatandaşımızın geleceğini 16 Nisan’ da belirliyoruz.

Sıralayacağım AK adımları dikkatle okumakta fayda var: “Marmara'yı kendimiz için mi yaptık? Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü kendimiz için mi yaptık? Avrasya tünelini kendimiz için mi yaptık? 25 bin kilometre bölünmüş yolu kendimiz için mi yaptık? Şehir hastanelerini, okulları, barajları kendimiz için mi yaptık? Demokratik adımları kendimiz için mi attık? Yaptığımız her şey 80 milyon vatandaşımızın huzuru ve mutluluğu içindir.” Ülkemizin imarı ve kalkınması içindir. Öyleyse yeni Anayasa ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi de aziz ve kahraman milletimiz içindir. Söz de karar da yerli ve millî irade de kahraman milletimizindir. Millet olarak kararımız “EVET”. Güçlü Türkiye “EVET” ile gelecek. Birlik ve beraberlik içerisinde el ele Güçlü Türkiye’ ye emin adımlarla hep birlikte yürüyeceğiz.

Ecz. Mustafa AÇIKGÖZ

AK PARTİ Nevşehir Milletvekili

TBMM Başkanlık Divanı Üyesi